25 Ocak 2009 Pazar

Fifa 2009

Futbol için yeni bir soluk, yeni bir dönem, bizim beklentilerimiz ve merakımız, heyecanımız ve düşüncelerimiz, liglerin başladığı şu sıralarda ve futbol oyunlarının çıkmaya başladığı zamanlarda oluşan tüm bu kavramlar ışığında yeni bir Fifa oyununu karşıladık.



EA Sports’un bu son yıllarda resmen çürüttüğü seri Fifa’nın son halkası Fifa 09’da, ‘İşte bu sefer seriyi kurtaracak oyun, bu sefer EA bombayı patlatacak.’ şeklindeki söylemlerimizden nasibini aldı. Evet, bu cümleyi son zamanlardaki her Fifa için kullandık ama tutmadı. EA Sports Electronic Arts’ın önemli ve köklü bir parçası. Bu yüzden Fifa’dan umudu kesmek zor. Her sene büyük bir merakla Fifa oyununu almamız da yine bu sebepten ötürü. Bunun başka bir izahı yok. EA, Konami’den yediği tokadı bir gün bize unutturacak diyoruz ve demeye de devam edeceğiz. Konaminin geçen sene Pes 2008 ile yaşattığı hayal kırıklığı ile Fifa 2008 daha bir ön plana çıkmıştı, özellikle konsollarda. Ancak dediğim gibi böyle bir şeyin olması EA’nın becerisinden değil Konami’nin hatasından kaynaklanıyordu. Geçen sene futbol oyunları açısından sanal dünyada işler iyi değildi. Ben şahsen Pes 6 oynayarak geçirdim geçen sezonu. Peki bu sene nasıl olacak?

Let’s Fifa 09

Fifa’nın ana menüsü aynı tarzda fakat renkler ve dizayn farklı. Menü zaten güzeldi, daha bir güzel olmuş, sade ve kullanışlı. Tema müzikleri her zamanki gibi çok güzel. Fifa zaten bu konuda hep iyiydi. Oyunda arık daha fazla lisanslı lig ve takım mevcut. Türkiye Süper Ligi de dahil 30 tane lig var. Takımların güç seviyeleri yine 5 yıldız üzerinden değerlendirilmiş, takım kimyası, yani kombinasyonu da 100 üzerinden puanlandırılmış. Milli takım sayısı da artmış, yeni ülkeler dahil edilmiş.



Şunu belirtmeliyim ki Fifa oyununu orijinal almayan kişi bir çok şeyden mahrum kalıyor. Adidas Live Season , Chanllenge Mode ve Tournament Mode gibi üç tane seçenek var ve bunlardan faydalanmak için oyunu orijinal almanız şart. Adidas Live Season online, gerçek rakiplerle oynanan bir mod. Bu mod interaktif ligi içinde barındırıyor. İnteraktif lig, lige kayıt olan Fifa oyunlarının birbirleriyle karşılaştığı, takımlar kurduğu bir lig. Dünyanın dört bir yanındaki oyuncular burada sıralanıyor. Yani gerçek bir rekabet söz konusu. Adidas Live Season aynı zamanda oyundaki güncellemeleri de sağlıyor. Bütün bunlar Fifa’nın önemli artılar kazanmasını sağlıyor.

Oyunda kariyer modumuz da mevcut. Bu mod bir önceki Fifa oyunlarında da vardı zaten. İstediğimiz bir takımı seçebiliyor, transferler yapabiliyor, reklam anlaşmaları imzalıyor ve takım değiştirebiliyoruz. Büyük takımlardan başlayabiliyoruz fakat başarımıza göre diğer takımlar bizi istiyor. Takımların lisanslı olması ligleri çok daha keyifli kılıyor.

Futbolcu Olmak

Fifa 2008’den hatırladığımız ‘Be a pro’ seçeneği Fifa 2009’da daha detaylı olarak oyuna monte edilmiş. Be a pro’ istediğimiz takımdan istediğimiz oyuncuyu seçip maç esnasında sadece onu oynatmamızı sağlayan bir sistem. Fifa 09’da tek bir bilgisayardan birkaç kişi bu modu oynayabiliyoruz. Aynı zamanda bir de ‘Be a pro Season’ var ki bunda da yine istediğimiz oyuncuyu seçip onla kariyer yapabiliyoruz. İstersek kendimiz bir oyuncu oluşturuyoruz. Başka takımlara gidebiliyoruz. Bir sezonda 4 oyuncu oynayabiliyor, gamepad yardımı ile. İstatistiklerimiz görebiliyoruz. Her maç sonunda 10 puan üzerinden puan alıyoruz.



‘Be a pro’ moduna 3rd Cam eklenmiş. Yani oyuncumuzu TPS oyunlarındaki gibi yönlendiriyoruz. Bu kamera oyuncumuzun topa göre pozisyonuna odaklı bir kamera. Top bizden uzaklaştığı zaman kamera da açısını büyütüyor ve tüm sahayı görebiliyoruz. Kaleci hariç her mevkiden oyuncu seçebiliriz. Yalnız defans oyuncusu seçtiğimiz zaman işimiz çok zorlaşıyor. Defansı bir an boş bıraktığımızda hemen rakip forvetler cezayı kesiyor.

Her şey çok farklı olacak (mı?)

A, S, D, yani orta, pas, şut, yani Fifa’nın değişmez kuralı. Artık bunu geçmiş zamanla kullanacağız. Çünkü Fifa 09 bizleri kontroller konusunda şaşırttı. Maça başlayacağım sırada santrada S tuşuna bastığımda oyuncum topa dokunmadı. Birkaç kere bastım, A ve D’ye de bastım. Klavyenin kablosunu falan kontrol ettim. Maça başlayamadığım için seyirciler tarafından yuhalandım. Zor anlar yaşadım. Sonra kontrol tuşlarına bakınca gerçeği anladım. Tuşlar baştan aşağıya değişmiş. Bir anlam veremedim tabi EA’nın bunu yapmasına. Neyse ki tuşları klasik haline getirebiliyoruz.

Kontrollerle ilgili sürpriz daha bitmedi. Oyuna mouse da dahil edilmiş. İstersek kontrol şeklini ‘mouse and keyboard’ diye değiştirebiliyoruz.

Mouse and Keyboard

Yok canım olur mu öyle şey demezsek ayıp zaten. Nasıl bir şey bu diye merak ediyoruz elbette. Bu yeni sistem hakkında Fifa 09 yapımcıları tutorial tadında bir video hazırlamışlar ancak ben yine de kısaca bahsedeyim: Bu sistemde dediğim gibi mouse da dahil oluyor. W, A, S, D tuşları ile oyuncuları yönlendirirken mouse ‘un sağ, sol tuşları ve ortadaki tekerlek ile de pas orta ve şut eylemlerini gerçekleştiriyoruz. Ekranda küçük bir halka çıkıyor pas, orta ve şutu göndereceğimiz yerleri belirlememiz için. Bu kontrol sistemi başta gerçekten zor geliyor insana ancak alıştıktan sonra klasik sistemden daha faydalı olur diye düşünüyorum. Çünkü paslarınız, istediğiniz yerlere daha yüksek oranla gidiyor. Oyuna daha çok hakim olabiliyorsunuz ancak el çabukluğu çok önemli. Bu sistem güzel ama beğenmeyenler de çıkabilir. Ben şahsen kullanmayacağım.



Eski sistemle mi? Yoo yoo hayır.

Fifa’nın grafikleri önceki oyunlarda pek de öne çıkmazdı. Yani Pes’in grafiklerinin bir üstünlüğü söz konusu idi. Orta sınıf sistemlerle rahatlıkla oynanabilen bir oyundu Fifa. Fakat Fifa 09 kalıpları burada da yıkıyor. Artık Fifa’yı yüksek grafik seviyesiyle oynamak için çok iyi bir sisteme ihtiyacınız var. Grafikler çok iyi. İstediği sistem gereksinimlerinin hakkını veriyor. Kaplamalar, oyuncu modellemeleri, stadyum görünüşleri, çimler ve formalar, bunların hepsi muhteşem. Çimler artık o düz yeşil beton gibi değil. Oyuncular koşarken çimden toz toprak bile kalkıyor. Birçok oyuncunun yüzleri eklenmiş oyuna. Suratlar daha gerçekçi. Oyuncuların terini görebiliyoruz. Koşmalar, paslar daha bir hoş. Yapay zeka biraz daha gelişmiş. Oyuncuların güç ve hız farkı artık etkin biçimde oyuna dahil edilmiş. Yani süratli forvet oyuncularına defansların yetişmesi gibi bir durum söz konusu olmuyor. Güçlü oyuncularda ikili mücadelelerde daha avantajlı oluyor. Şutlar biraz daha gerçekçi, uzaktan gol olabiliyor. Ancak bunlar yine de yeterli değil. Fifa bu konuda Pes kadar iyi değil en azından.



Güneşli havalar da stadyum sebebiyle sahanın bir bölümü gölge olur malum. Ben buna güneş-gölge faktörü derim. Bu faktör Fifa serisinde sadece sahaya yansırdı. Yani gölgede bulunan oyuncu ile güneş gören oyuncunun parlaklıkları arasında bu zamana kadar fark yoktu. Pes ise bu farkı Pes 3’ten beri uyguluyor idi. Fifa 09’da sonunda bunun farkına varmış. Artık gölgedeki oyuncular daha bir soluk oluyor. Hava yağmurlu olduğu zamanlarda maç esnasında yağmur hızlanabiliyor, yavaşlayabiliyor veya durabiliyor. Bütün bu detaylar Fifa 09’u biraz daha iyi bir oyun yapıyor.

Sesler zaten mükemmeldi. Seyirci efektleri, tezahüratlar ve spiker bizi hep memnun etmişti bu zamana kadar. Fifa bu alanda Pes’ten hep bir adım öndeydi. Pes 2009 bakalım bu anlayışımızı değiştirecek mi?

Aynı Tas, Aynı Hamam, Aynı Fifa


Öncelikle yukarıda yazdığım bir takım yenilikler buradaki başlığın içine girmiyor ama oyunun büyük bir bölümü burada. Tamam, Fifa 2009 grafikleriyle farklı, kontrolleriyle farklı da, oynanabilirlik ne durumda ? Deve burada hendeği atlayamamış sevgili oyun severler. Top bildiğimiz Fifa serisinin topu. Yani balon, o balon hissi hala mevcut. Özellikle şutlarda ve uzun paslarda çok belli oluyor. Uzaktan gol olabiliyor ancak balon balondur. EA bunu yine becerememiş. Hakemler yine etkisiz amcalarımız. Faul olduğunda, taç olduğunda veya korner olduğunda Pes’teki hakemler el veya kollarıyla işaret ediyorlar. Yan hakemleri de aynı şekilde bayraklarını kullanıyor. Fakat Fifa’da ki hakem amcalarımız bu eğitimi almamışlar. Bir o yana bir bu yana koşuşturuyorlar sadece. Yan hakemler ellerinde bayrağı süs niyetine almışlar. Gerçi pek bir bayrak gibi de durmuyor, çünkü hiç hareket etmiyor bu bayrak, tahtadan gibi.



İş bunlarla bitmiyor tabi; birkaç farklı atak mevcut ama oyun kendini tekrardan kurtaramamış. Hep aynı pozisyonlar karşımıza çıkıyor. Kurtarışlar, ortalar hep aynı. Bu durum çok kötü. Koşu yolu pasları yine berbat. Doğru ara pası atmak imkansız gibi bir şey. Köşe vuruşlarında hep aynı şeyler oluyor. Oyun içindeki simülasyonlar hala bizim özgürlüğümüzü elimizden alıyor. Oyunculara tam anlamıyla hakim değiliz.

Simülasyonlar; oyuncumuz mesela topa doğru giderken bizle bağlantısı kesiliyor. Biz yönlendiremiyoruz. Aynı şekilde top kontrollerinde de bu sıkıntıyı yaşıyoruz. Çalım atmak da neredeyse imkansız. Çok hızlı koşarken bir anda adamımızı topla beraber geri çeksek de rakip defans oyuncuları da aynı hızda bizle hareket ediyorlar ki bu da saçma. Maçlarda az pozisyon oluyor. Bunun gerçekçilik durumundan iyi olduğunu söylemeliyim ama oyun zevkini düşürüyor. EA saydığım bu eksikliklere bir çözüm bulmazsa işi zor.



Yani alsak mı, yoksa almasak mı?

Bu soruyu cevaplamak zor. Fifa 2009 beklentilerinize göre değişkenlik gösteren bir oyun. Eğer çok şey bekliyorsanız, yani tam anlamıyla bir futbol oyunu bekliyorsanız Fifa 09 sizi tatmin etmez. Kendi düşüncem şu; ben Fifa 09’u oynamayacağım. Sadece grafiklere yüklenmek futbol oyunu için yeterli değil. Pes 6 oynamaya devam edeceğim. Ancak ‘be a pro’ özelliğini merak edenler ve London Fc gibi uyduruk isimli bir takım yerine Chelsea Fc ile oynamak isteyenler Fifa 09’u oynamalılar. ‘Be a pro Season’ oyunun en güzel yanı.

EA her sene yatıp sadece transferleri güncelliyordu. Bu sene bu değişmiş. EA Sports grafiklere de epey bir yüklenmiş. Ancak futbolun zevki oynanabilirlikte yatıyor. Umarım EA de bunun da farkına varır ve yine umarım Pes 2009 beklentilerimizi karşılar. Yoksa Pes 6’ya devam arkadaşlar.


Kaynak: pc-turk.com

Hiç yorum yok: